Eğitim ve Ezberci Robotlar

Eğitim sistemimiz dahilinde bize aktarılan bilgilerin yarısından çok daha fazla bir kısmını mezun olduktan sonra günlük hayatımızda bir kere dahi kullanmıyoruz. Ezber, ezber, ezber.

Konsantrasyonu, odaklanması, bilişsel gelişimi tam anlamıyla muntazam gelişmiş olan bir bireyin tarihe ilgi duymaması sonucu doktar olamadığı, çocukları sevmediği halde sayısal yeteneği olmadığından dolayı güzel sanatlar öğretmeni olan birçok insanla aynı ülkede yaşıyoruz.

Yeteneği olanın değil, ezberi kuvvetli olanın başarıya ulaşabildiği bir toplumuz.Ezberin başarısı…

Her gün işe giderken içinden binlerce pişmanlık hissettiren bir başarı…Herkesin tüm dersleri yapabilmesini beklemek kadar mantıksız bir sistem. Her yerde bireysel farklılıktan bahsederler ancak konu eğitime gelince herkesin standart bir fabrika ürünü gibi olmasını isterler.Herkes doktor, herkes mühendis, herkes mimar yada herkes kolay yoldan para kazanan birer birey olmak zorundaymış gibi muamele yaparlar.

İlgisi, yeteneği, hayalleri, amacı, okul dönemi boyunca mükkemmel bir önem taşıyan birey, eğitim daha üst seviyelere taşınma yoluna gidince ‘bişey olayımda ne olursa olsun farketmez’ diyecek kadar aciz bir duruma düşer.

Sebebi mi? Çünkü onun kendi yeteneği dahilinde elinden gelen işin formülünü başka bir robot ezberlediği için.