obilir Sahil kesiminden uzaklaşıp Toros dağlarının haşmetli yamaçlarına doğru çıkıldıkça, yazın kavurucu sıcaklarına inat klimalı etkisi yaratan bağlar, bahçeler, köyler ve yerleşim birimlerine rastlanır… Aynı anda aynı bölge topraklarında farklılaşan bir iklimdir hissedilen… İşte, Antalya’nın bu farklı çehrelerinden biri de Akseki’dir…
Sahil kesiminden uzaklaşıp Toros dağlarının haşmetli yamaçlarına doğru çıkıldıkça, yazın kavurucu sıcaklarına inat klima etkisi yaratan bağlar, bahçeler, köyler ve yerleşim birimlerine rastlanır… Aynı anda aynı bölge topraklarında farklılaşan bir iklimdir hissedilen… İşte, Antalya’nın bu farklı çehrelerinden biri de Akseki’dir…
Akseki, Toros Dağları’nın Antalya Körfezi’ne bakan yamaçları arasında konumlanır. Türkiye’nin iç kısımlarına olan yakınlığı nedeniyle Akseki hem Orta Anadolulu hem de Akdenizli kabul edilir. Her iki tanıma da eşit uzaklıkta duran stratejik konumu nedeniyle Akseki, yüzyıllar boyu Orta Anadolu’dan denize açılan ticaret yolunun en önemli duraklarından biri olmuştur. Konya üzerinden Orta Anadolu’ya açılan bu ticaret yolunun izlerine günümüzde de rastlamak mümkün.
Geçmişten Günümüze Akseki Yöre Mimarisi…
Akseki’nin içinde bulunduğu havza aynı zamanda İbradı, Cevizli, Kuyucak, Bademli ve Ormana ilçelerine de ev sahipliği yapıyor. Akseki ve çevresinde konumlanan köylerde antik dönemlerden kalan küçük kalıntılara rastlamak mümkün… Çok iyi korundukları söylenemese de kırık dökük bazı sütun ve lahit parçalarını günümüzde de görebilirsiniz. Bu da Akseki ve yöresinin köklü geçmişi ve toprakları üzerinde ağırladığı kavim ve topluluklar hatta uygarlıklar ile ilgili bilgi sahibi olmamızı sağlayan ufak ipuçlarını oluşturur.
Akseki, tarih boyunca çok önemli kabul edilmiş ticaret yolunun tam da ortasında konumlanıyor. Bu nedenle de bölge, el sanatları konusunda oldukça önemli gelişme kaydetmiş. Akseki ve civarındaki köylerin hemen hepsinde gözlemlenen taş ve ahşap işçiliğinin en özel örneklerine ise Ormana Köyünde rastlamak mümkün… Gelişen el sanatlarındaki hünerlerini ahşap ve taşa aktaran Aksekili ustalar, nesiller boyu devam eden ve günümüz Akseki mimarisinin en güzel örneklerini oluşturan çalışmaları yapıyorlar…
Akseki ve Ormana evlerinin mimarisinde, taş ve ahşap dikkat çeken iki malzeme… Bu malzemeler hünerli Aksekili ustaların ellerinde adeta birer sanat eserine dönüştürülmüş. Günümüzde artık eskisi kadar devam etmese de yörede rastlanan eski evlerin taş temelli yapılarında, incelikle işlenmiş ahşap detaylar göze çarpıyor.
Yöresel ürünleri tarlasından toplayıp kapımıza kadar getiren, bu konuda hizmet veren online mağazalar bulunuyor. Bu mağazaların bir listesini görmek için tikokupon.com’daki yöresel ürünler online satış sayfasına bakabilirsiniz.
Akseki ve Ormana evlerinin mimarisinde daha çok bölgede yetişen kestane, meşe ve çam ağaçlarından işlenmiş ahşap malzemeler kullanılmış.
Genel hatları ile bakıldığında Akseki ve Ormana Evlerinin tamamında taş ile örülmüş cephe duvarların arasında evin hem dayanıklılığı artıracak hem de nefes almasını sağlayacak ahşap hatıllar yerleştirildiğini görüyoruz. Akseki ve Ormana evlerinin içine girildiğinde ise asıl el işçiliği burada göze çarpıyor. Korkuluk, dolap, tavan göbekleri, kapı ve pencere detayları yüzlerce yıllık bir elişçiliğinin en zarif örneklerini sergiliyor.
Her biri en az 80 ya da 100 yıllık olan Akseki evleri, önemli ölçüde korunarak günümüze kadar gelmiş. 1998 yılında Akseki’nin kentsel sit alanı ilan edilmesiyle de daha uzunca süre korunacağa benzer. Sıcakların başlamasıyla beraber evlerde klima ihtiyacı doğar, dolayısıyla artık klimasız ev düşünemez olduk. İnternette klimalar hakkında bilgi ve yorumlar bulmak mümkün. Hatta kampanyalardan yararlanıp ekstra indirimle online sipariş verilebiliyor. Buradan klima online satış kampanyalarına bakabilir, indiirmlerden siz de yararlanabilirsiniz. Akseki Ormana evleri gibi taş binalarda klima ihtiyacı olmaz, özellikle yaylalarda hava daha serin ve esintilidir.
